Sunday, February 28, 2010

Kendi gibi bilmek

'Kişi karşısındakini kendi gibi bilir' derler. Son zamalarda yaşadıklarım bu sözü doğruladı. Ve uzun zamandır akademik çalışma, yazışmadan ötesini bırakmış olan ellerim bu satırlar için klavyeyle buluştu. Doğrucuysan 'doğrucudur muhatabım' diyorsun, oyuncuysan 'oyuncu'. 'Karşımdaki kimdir aslında?' demeden, kendininkine benzeyen kostümü yakıştırıyorsun ona. Sonrasında ölçüler, renkler tuttuysa ne ala, ya tutmazsa? Her durumda da güzel hasletler bezenmiş 'sen' ile karşılaşırsan, oluyorsun mualla.

No comments: