Monday, April 16, 2007

İremce Kemce

14.04.2007 günü insanımız birlikte nasıl yürüneceğini gösterdi. Yürüyebiliritemizi fark etmişken durmamak gerek. 'Kendimizi bildik bileli yaşanan, PKK terörüne son verilsin' yürüyüşü için milyonlar olarak yürüyelim. Geçen gün bir çalışanımızın kuzeni Şırnak'ta gece nöbetinde şehit oldu. Medyaya yansıtılmayan kayıplardan birinin uğurlanmasına şahit olduk. Niceleri böyle gitti, gidenden fazla sayıda kimbilir kaç kişi sakatlandı. Zihinsel olarak engellenenden, yatağa mahkumiyet verilenlere kadar bir çok pırıl pırıl insan ziyan oldu. Yok edilen köyler, bitirilen hayatlarsa cabası. PKK terörüyse 'kürtlük' davası olarakta lanse edilemez, kayıplardan çoğu kürt vatandaşımızdı. İster er, ister geçmişteki mezra veya köy insanı, ister polis, isterse Ahmet-Mehmet ve nicesi; aralarında bir sürüsü de kürt kökenli vatandaşımızdı. Birilerinin cebi dolsun diye ziyan oluyoruz, her an canımızdan bir can daha kaybediyoruz. İstikbalimizden, kim bilir neler yitiriyoruz??? Birileri yitirmişse insanlığı, kaybedilmeyenlerle birlikte, kayıpları önlemek için de toplanalım. Bir başka terör için de meydanlarda milyonlar olalım; TRAFİK KAZALARI. OM sitesinde bu sebebe başlıklar atıldı. Herkes her ortamda serzenişte. Boray URAS'dı yolları tepen, evlat acısıyla seslenen. Madem yürüyebiliyoruz yüzbinlerle ,'TRAFİK TERÖRÜ'ne de çekelim dikkatleri. Bir nebzede olsa etkiler yolları kan gölüne çevirenleri. Maganda kurşunu, kapkaç madurluğu, töre cinayeti, ailede şiddet ve ortaya dökülebilecek nice sosyolojik-toplumsal ve bir o kadar hayati sorunlar için. Yukarıda bahsettiklerimin hepsi cana dokunan meseleler. Can olmadan, yaşama dairleri bilemeyeceğimize göre, CANA DOKUNANLAR İÇİN de yürümeli meydanlarda. Bin, on bin, yüz bin değil, 70 milyon yürüsek ancak yeter. Geç kalınmış yürüyüşlerden bahsetmiş olsakta, zararın neresinden dönsek kardır. Zamanı ve beraberinde istikbali yitirmekse; zarardır.
Not: Bahsi geçen konularda; mahalli ve bölgesel olarak, katılımcısı on binlere varmamış pekçok yürüyüşün yapılmışlığını bilmekle birlikte, bir ülkenin toplu hareketini düşünerek seslenmek istedim.
Fatma İrem KONYALIOĞLU